Perakendede pazarlamanın lokomotifini yapay zekâ

Yapay Zekâ Endeksi 2019 Yılı Raporu’na göre 2019’da, dünya genelinde, özel sektördeki yapay zekâ yatırımı 70 milyar doları aştı. Aynı raporda yapay zekâ konferanslarına katılımın da yıllık olarak yüzde 30 arttığı anlaşılıyor. Bu rakamlara bakıldığında 2019’un trend teknolojisi olan yapay zekânın tahmin edildiği gibi yaygınlaştığı bir yıl olduğu görülüyor.

Diğer yandan yapılan araştırmalar 2020 yılının da trendinin yapay zekâ olacağına işaret ediyor. 2020 ve ötesine geçen ve ‘AI-first’ bir yaklaşımı benimseyen şirketlerin pek çok konuda yapay zekâ teknolojilerini tercih edecekleri öngörülüyor. Özellikle 5G teknolojisinin hızlandıracağı dijital dönüşüm stratejileri çerçevesinde bu teknoloji hemen hemen her kurum için sorunların çözümünde, daha iyi iş süreçlerinin ortaya çıkmasında ve müşteri deneyiminin iyileştirilmesinde etkili bir rol oynayacak.

2020 yılında yapay zekâ alanında yaşanacak gelişmelere ilişkin önemli değerlendirmelerde bulunan CBOT Kurucu ve CEO’su Mete Aktaş, “2019 yılı yapay zekâ teknolojilerinin yükselişe geçtiği bir yıldı ve bu alanda araştırmalar hız kazanmıştı. 2020’de ise bu araştırmaların yerini uygulama ve üretim alacak” dedi.

Aktaş, “2020’de yapay zekâ sadece müşteri deneyimini değil aynı zamanda çalışan deneyimini (EX) de önemli ölçüde geliştirecek. Birden fazla kanaldan otomatik olarak ve anında veri toplama, analiz etme ve eyleme geçirme yeteneği, çağrı merkezi çalışanlarının müşteri taleplerini daha hızlı, kolay ve doğru bir şekilde ele almasını ve tatmin edici çözümler sunmasını sağlayacak” şeklinde konuştu.

Mete Aktaş’a göre 2020’de yapay zekâ teknolojisinin en çok kullanılacağı ve etkisini artıracağı sektörlerin başında perakende geliyor. “2020’de perakendecilerin pazarlama yöntemlerinin lokomotifini yapay zekâ oluşturacak” diyen Aktaş, şunları söyledi:

“Önceden genel olarak verilerin toplanması ve sınıflandırılması için tercih edilen bu teknoloji 2020 ve sonrasında perakende sektöründe bu verilerin işlenerek müşteri deneyiminin kişiselleştirilmesinde önemli bir rol oynayacak. Pek çok perakendeci, yapay zekâ tabanlı uygulamalardan elde edilen bilgileri fiyatlandırma, tedarik zinciri ve mağazacılık için işlem yapılabilir şekle getirecek.

2020 yılında yapay zekâyı kullanan perakende şirketleri hem iş süreçlerini (çalışan yönetimi, BT hizmeti yönetimi veya uyumluluk düzenleme yönetimi gibi) otomatikleştirecek hem de daha iyi envanter ve teslimat yönetimi sağlayarak mağazalarını sorunsuz ve verimli bir şekilde yönetecek.

Yapay zekâ tabanlı chatbotlar ve sanal asistanlar da müşteri yönetimini daha da kolaylaştıracak. 2020 sonunda perakende şirketlerinin yüzde 70’inin sanal asistana sahip olacağını öngörüyoruz.”

Yapay zekânın 2020’de bankacılık ve sigorta sektörlerindeki yükselişini sürdüreceğini de sözlerine ekleyen Mete Aktaş, sözlerine şöyle devam etti:

“2019’da bankacılık ve sigorta sektörlerinde önemli bir dönüşüme şahit olduk. Bu alanda faaliyet gösteren şirketler artık müşteri deneyimini önemli ölçüde iyileştirmek ve ürünlerinin kişiselleştirilmiş olmasını sağlamak için yapay zekânın olmazsa olmaz olduğunun farkındalar.

Sektörde yapılan araştırmalara katılan uzmanlar yapay zekâ tabanlı teknolojilerin; operasyonel süreçleri önümüzdeki 3 yıl içerisinde yüzde 37, müşteriye yönelik süreçleri ise yüzde 47 oranında iyileştireceğini düşünüyorlar. Ayrıca uzmanların yüzde 80’i önümüzdeki 5 yıl içerisinde müşterilerin hizmet alımında sanal asistanları tercih edeceğini tahmin ediyor.

Diğer yandan güçlü referanslarımızın olduğu bankacılık alanında da 2020 yılında yapay zekâ tabanlı sanal asistanlar daha çok tercih edilecek.”

Son yıllarda ulusal yapay zekâ stratejileri geliştiren ülkelerin sayısının arttığını da dile getiren Mete Aktaş, Türkiye’de de bu alanda yapılan çalışmaların ve alınan kararların çok umut verici ve değerli olduğunu dile getiriyor. Yapay zekâ teknolojilerinin yarattığı ekonomik faydanın ülkemizde her alanda verimlilik sağlayacağını vurguluyor.